İşin açıkçası oyun oynamayı 1x ‘li yaşlarda çok seviyordum. özellikle hala bulamadığım bir rpg türü oyunu ulan cüceler vardı elfler vardı ama warcraft gibi değildi. daha çok belirli küçük görevleri yaptığın bir oyundu ama bir türlü adını hatırlayamıyorum. daha sonra hayatıma quake, mortal kombat ve starcraft girdi. Ahhh be starcraft (bunun ikincisini hanım hediye etti evlilik yıldönümünde) ne oyundun sen bea. geceler boyu zerg tanklamak, ani ghost nukeleri vs. üniye gidince bu sefer hayatıma diablo 2 girdi. Ben senin a***** bea blizzard nasıl bir oyundu o. kaç dersimi alta atmama neden oldu. neyse biz büyüdük ve hali ile oyunlar hızlandı. ama bir türlü aradığımı bulamıyordum. oyunlar çok hızlı çok dertli bir türlü olması gereken şeyler olmuyor. civ serisi ile hayatım biraz değişti açıkçası cidden manyak bir oyuncu olduğumu hatırladım. arada tabii özlediğim oyunlar olmuyor değil mesela disciples 2 oyunu benim için hep bir efsanedir. oyunun dengesi oynanması oyunun daha fazla ilerleme sunması yaratıklarla hızlı değil dengeli savaşılması karakter harici ordunun geliştirilmesi hep çekmiştir.
kabul edelim 2010 ve öncesi oyunlar kaliteli idi, senaryoları oynanış harika idi. neyse 2008 ‘de iş sırasında bir reklama denk gelmiştim. bir ülke oyunu idi ama bu kadar fanatik bir şekilde oynayacağımı düşünmemiştim. oyun ogame tarzı ama daha sadece ve basit bakmayın onbinlerce oyuncusu var ve bildiğiniz text tabanlı basit bir oyun ama bir o kadar bağımlılık yapıyor. bağımlılık çok saçma geliyor ama iki kez oyundan hesabı silip üçüncü kez açtım :D.
aslında buna benzer bir oyunu yapmak zor değil ama garip bir biçimde tembellik üzerine çöküyor programcının. 😀 hadi linkide verelim bakalım ilerde bakarım tekrar. https://www.cybernations.net/
Leave a Reply